Ana Sayfa | Dergi Hakkında | Yayın Kurulu | Danışman Kurulu | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | İletişim  
2006, Cilt 20, Sayı 2, Sayfa(lar) 121-124
[ İngilizce Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ]
HEMATOLOJİK MALİGNİTELİ NÖTROPENİK ATEŞLİ HASTALARDAN İZOLE EDİLEN CANDIDA TÜRLERININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Elif ŞAHİN1, Gülden ERSÖZ1, Feza OTAĞ2, Özlem KANDEMİR1, Naci TİFTİK3, Ali KAYA1, Atilla YALÇIN3
1Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Klinik Mikrobiyoloji ve Infeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, Mersin
2Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Mersin
3Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Hematoloji Bilim Dalı, Mersin
Anahtar Sözcükler: Mantar infeksiyonu, nötropenik ateş, Candida albicans, Candida türleri

Candida türleri nozokomiyal mantar infeksiyonlarına sık neden olan önemli etkenlerdir. Kan kültürlerinden izole edilen mayaların önemli bir kısmını hala C. albicans oluşturmakla birlikte non-albicans türlerde artış olduğu gözlenmektedir. Bu çalışmada, hematolojik maligniteli nötropenik hastaların çeşitli klinik örneklerinden kolonizasyon ya da infeksiyon etkeni olarak izole edilen Candida türleri değerlendirildi. Mart 2003-Aralık 2005 tarihleri arasında Mersin Üniversitesi Hastanesi'nde yatan kırk nötropenik ateşli olgunun 19'u kadın, 21'i erkekti ve yaş ortalamaları 53.62 ± 18.42 idi. Tüm hastalarda altta yatan hastalık hematolojik malignensiydi. MASCC skorlama sistemine göre tüm hastalar yüksek riskli grupta yer almaktaydı. Toplam 88 maya suşu konvansiyonel ve API 32 C asimilasyon yöntemleriyle tür düzeyinde tanımlandı. Kökenlerin 39'u (%44.3) C. albicans, 49'u (%55.7) non-albicans C. idi (17 C. tropicalis (%19.3), 12 C. parapsilosis (%13.7), 10 C. glabrata (%11.4), altı C. kefyr (%6.8), dört C. krusei (%4.5)). Candida parapsilosis kan kültürlerinden sıklıkla izole edilen türdü (%41.3). Otuz iki hastaya 15.92±9.71 gün süreyle ampirik antifungal tedavi uygulandı. Sonuç olarak, nötropenik ateşli olgularda non-albicans kandida oranının arttığı (%55.7) saptandı. Bu artış ampirik tedavide antifungal seçiminde yol gösterici olmasının yanı sıra, nedenlerinin irdelenmesi gereğini de gündeme getirmiştir.

[ İngilizce Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ]
Ana Sayfa | Dergi Hakkında | Yayın Kurulu | Danışman Kurulu | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | İletişim